9 And when he had opened the fifth seal, I saw under the altar the souls of them that were slain for the word of God, and for the testimony which they held:
10 And they cried with a loud voice, saying, How long, O Lord, holy and true, dost thou not judge and avenge our blood on them that dwell on the earth?
11 And white robes were given unto every one of them; and it was said unto them, that they should rest yet for a little season, until their fellowservants also and their brethren, that should be killed as they were, should be fulfilled.
1 Allah’ın sevgili evlatlarısınız; yaptığınız her şeyde O’nu örnek alın.
2Bizi seven ve uğrumuza canını veren Mesih gibi sevgiyle yaşayın; O, güzel kokulu adak, Allah’ı hoşnut eden kurban oldu.
3 Aranızda zina, iffetsizlik ya da açgözlülük söz konusu bile olmasın. Böyle şeyler, Allah’ın halkına yakışmaz.
4Açık saçıklık, saçma konuşmalar ya da kaba şakalar da olmasın. Bunlar size yaraşmaz. Bunun yerine Allah’a şükredin.
5Ahlâksız, iffetsiz ya da putperestle bir olan açgözlü insana Mesih’in ve Allah’ın hükümranlığında yer yoktur; bundan emin olun.
6 Kimse sizi boş laflarla kandırmasın; Allah’a itaat etmeyenler bu günahlar yüzünden O’nun gazabına uğrayacak.
7Bu tür insanlarla oturup kalkmayın.
8Geçmişte sizler de onlar gibi, dünyayı saran ruhani karanlıkla birdiniz. Fakat şimdi Rab’be aitsiniz, dünyaya ışık oldunuz; ışığın evlatları olarak yaşayın.
9Çünkü ışığın ürünü her türlü iyilik, doğruluk ve hakikattir.
10Rab’bi neyin hoşnut edeceğini ayırt etmeye çalışın.
11Karanlık ve faydasız amellere katılmayın; aksine bunları ifşa edin.
12Bazılarının gizlice yaptıklarını ağza almak bile ayıptır.
13Ancak ışık bunların hepsini açığa çıkarır.
14Evet, her şeyi aydınlığa çıkaran şey ışıktır. İşte o yüzden şöyle diyoruz: “Uyan, ey uyuyan, ölümden diril! Mesih sana ışık saçacak.”
15 Öyleyse nasıl yaşadığınıza dikkat edin. Hikmetten mahrum insanlar gibi değil, hikmetli insanlar gibi yaşayın;
16her fırsatı değerlendirin, çünkü kötü bir zamanda yaşıyoruz.
17Akılsızlık etmeyin; Rab’bin sizden ne istediğini anlayın.
18Aşırı içip sarhoş olmayın. Sarhoşluk yakışıksız davranışlara yol açar. Bunun yerine Mukaddes Ruh’la dolun.
20Her zaman Efendimiz İsa Mesih’in adıyla her şey için semavî Babamız Allah’a şükredin.
21 Mesih’e duyduğunuz saygıdan ötürü birbirinize tâbi olun.
22Ey kadınlar, Rab’be tâbi olduğunuz gibi kocalarınıza da tâbi olun.
23Mesih’in cemaati bir bedendir; Mesih bu bedenin başı ve kurtarıcısıdır. Aynı şekilde koca da karısının başıdır.
24Cemaat Mesih’e tâbi olduğu gibi, kadınlar da her şeyde kocalarına tâbi olmalıdır.
25 Ey kocalar, Mesih, müminler cemaatini nasıl sevdiyse ve onun uğruna kendini feda ettiyse, siz de karılarınızı öyle sevin.
26Mesih, cemaati Allah’a vakfetmek için canını verdi. Kelâm vazedilince Mesih iman edenleri vaftiz vasıtasıyla temiz kılar.
27Amacı, cemaati bütün haşmetiyle bir gelin gibi kendi huzuruna çıkarmaktır. Üzerinde leke, buruşukluk ya da benzeri bir şey bulunmasını istemiyor. Kendisine vakfolup kusursuz olmasını istiyor.
28Aynı şekilde kocalar da tıpkı kendi bedenlerini sever gibi karılarını sevmelidir. Karısını seven kendisini seviyor demektir.
29Hiç kimse kendi bedenine düşman olmaz, aksine, onu besler, kayırır. Mesih de kendi cemaati için işte bunu yapar.
30Çünkü biz O’nun bedeninin birer azasıyız.
31Bu sebeple Tevrat’ta yazıldığı gibi, “Adam annesini babasını terk edecek, karısıyla birleşecek ve ikisi tek beden olacaklar.”
32Bu ayetle derin bir sır açıklanıyor; ben bunu Mesih ve cemaatiyle ilgili yorumluyorum.
33Fakat sizin için de geçerlidir: kocalar karılarını kendileri gibi sevsin, karılar da kocalarına saygı göstersin.