9 And when he had opened the fifth seal, I saw under the altar the souls of them that were slain for the word of God, and for the testimony which they held:
10 And they cried with a loud voice, saying, How long, O Lord, holy and true, dost thou not judge and avenge our blood on them that dwell on the earth?
11 And white robes were given unto every one of them; and it was said unto them, that they should rest yet for a little season, until their fellowservants also and their brethren, that should be killed as they were, should be fulfilled.
1 Sonra bir meleğin gökten indiğini gördüm. Elinde dipsiz derinliklerin anahtarı ve büyük bir zincir vardı.
2Melek, ejderi - İblis ya da Şeytan denen o eski yılanı - yakalayıp bin yıl için zincire vurdu.
3Bin yıl tamamlanıncaya kadar milletleri bir daha saptırmasın diye onu dipsiz derinliklere attı, oraya kapayıp girişi mühürledi. Bin yıl geçtikten sonra ejderin kısa bir süre için serbest bırakılması gerekiyor.
4 Bazı tahtlar ve bunlarda oturanları gördüm. Onlara hâkimlik etme yetkisi verilmişti. İsa’ya şahitlik ve Allah’ın kelâmı uğruna başı kesilenlerin canlarını da gördüm. Bunlar, canavara ve heykeline secde etmemiş, alınlarında ve ellerinde onun damgasını taşımamış olanlardı. Hepsi dirilip Mesih’le birlikte bin yıl saltanat sürdüler.
5İlk diriliş budur. Ölülerin geri kalanı bin yıl tamamlanmadan dirilmedi.
6İlk dirilişe ortak olanlar mutlu ve mukaddestir. İkinci ölümün, yani cehennemin bunların üzerinde hiçbir etkisi yoktur. Onlar Allah’ın ve Mesih’in rahipleri olacak, O’nunla birlikte bin yıl saltanat sürecekler.
7 Bin yıl tamamlanınca Şeytan atıldığı zindandan serbest bırakılacak.
8Yeryüzünün dört bucağındaki milletleri - Gog’la Magog’u- saptırmak, savaş için bir araya toplamak üzere zindandan çıkacak. Toplananların sayısı deniz kumu kadar çok olacak.
9 Yeryüzünün dört bir yanından gelip müminlerin ordugâhını ve Allah’ın sevdiği şehri kuşattılar. Fakat gökten ateş yağdı, onları yakıp yok etti.
10Onları saptıran İblis, canavarla sahte peygamberin de atıldığı ateş ve kükürt gölüne atıldı. Gece gündüz, ebetler ebedince eziyet çekeceklerdir.
11 Sonra büyük, beyaz bir taht gördüm. Tahtta Oturan’ı da gördüm. Yerle gök O’nun önünden kaçtılar, yok olup gittiler.
12Tahtın önünde duran küçük büyük, bütün ölüleri gördüm. Sonra kitaplar açıldı. Hayat kitabı denen başka bir kitap daha açıldı. Ölüler kitaplarda yazılanlara bakılarak amellerine göre yargılandı.
13 Deniz kendisinde olan ölüleri teslim etti. Ölüm ve Ölüler Diyarı da kendilerinde olan ölüleri teslim ettiler. Her biri amellerine göre yargılandı.
14Sonra Ölüm ve Ölüler Diyarı ateş gölüne atıldı. İşte bu ateş gölü ikinci ölümdür.
15Adı hayat kitabına kaydedilmemiş olanlar ateş gölüne atıldı.